Sosyal Medya Hesaplarım

Instagram

2 Ekim 2013 Çarşamba

İstanbul - Rıhtım

İstanbul'a iyi bakın binlerce şiirin yazının kemikleri gömülü

Rıhtıma çektim kendimi bu gece 

soğuğu dişleri ve düşleri üşütür bazen 

İstanbul 

2 Temmuz 2013 Salı

Doğmasaydılar daha iyi olurdu sanki.

Doğmasaydılar daha iyi olurdu sanki.

Kimi insanlar bu serzenişi yaşar çoğu zaman bu serzeneşi yaşayıp gerçekten ama gerçekten doğmaması gerekenler de var. Şahsen bunu diyen bir kaç tanıdığım avuçlarımın içinde hala...
Kendini keybedip ne için yaşadıklarını unutup beyin nöronlarının egomtonik bir şekilde asimilesi gerçekleşmiş  acizlerdir bahsettiğim insanlar. 

KÖTÜ ŞEYLER

Herşey kötü bu ara...
Zaman
İnsanlar
Dünya
Memleket
Spor
Yazarlar
Okurlar
Gazateler
Aileler
Arkadaşlar
Dostlar
Sevgili Sevgisiz sevgililer...

1 Temmuz 2013 Pazartesi

BİR FİNCAN KAHVE

Bazen hayat sadece bir kahve meselesi; ya da bir bardak kahvenin ne kadar yakınlık getirebileceğinden ibaret. Bir keresinde kahveyle ilgili bir şey okumuştum. Kahvenin sağlık için
iyi bir şey olduğundan bahsediyordu; içorganları düzenliyormuş.

30 Haziran 2013 Pazar

Kaybedenler Kulübü (Bazen)





- Öfff... eski sevgilimi hatırladım ya...

- Hangisini ?

İHANET 3

İçimizdeki rahatlığı-rahatsızlığı bir coşkuya borçluyuz ve bu coşkuyu törpüleyen diğer yandan kuşkularımızı körükleyen şeylerin kelime anlamıydı bu sürekli sömüren, tüketen, umut vaat eden o bitmek bilmez insanlar sayesinde bu duyguyu kapmış ve hanemize eklemiştik... 

28 Haziran 2013 Cuma

İHANET 2

''Öyle bir çağdayız aşkı öldürmeye meğilli eller görüyorum ama aynı zamanda yalanlar görüyorum hala burdan bakınca hiyanet ve üçkağıt doludurlar.
Sürekli huzur dolu olmak ister insanoğlu halbuki sürekli huzur sürekli ölüm demektir.
Bütün hayatımı arkaya aldım şu sıra. Herşeyi tepeden tırnağa görüyorum ve bunu isteyerek yapıyorum. Kaybedilmiş bir partidir benim hayatım. İktidara gelememiş olsamda hep  kaybetmiş bir parti olarak kalacağım.

27 Haziran 2013 Perşembe

İHANET

     Tükenmiş ve çaresiz insanlar görüyorum. Bitkin ve yorgun.  Sevmeyi bilmeyen insanları daha çok sevmeliyiz ki sevgiyi öğrensinlerle büyüdük biz. Kaybettiğimiz asıl can alıcı noktada tam olarak buydu. Sevmeyi bilmeyeni neden severiz ki ? Sevginin ne demek olduğunu bilmiyorlar bilmeyecekler. Aşkı yatak, arkadaşlığı dostluğu ise sadece bir iki selama iyi anlara sıkıştırır olmuşuz. Üstü kapalı cümleler ve başı boş kendinden bir haber sarf edilmiş ufak tefek sözcük oyunları.

10 Haziran 2013 Pazartesi

Gençlik - Çocukluk AŞKları

    Zaten aşk tam bir çocukluktu.

    Gereksiz yere kahkahalar atıp sonra birden suspus olup bir köşede ağlamaktı.
elele tutuşmak için bahaneler aramak, bulduğumuz bahanelere bakıp bakıp saçma bir şekilde, kıs kıs birbirine bakıp gülmekti. Saçma ve delice.

24 Mayıs 2013 Cuma

Özgürlük !!!



   Zengin insanların mutluluğuna pek inanmam fakat mutlu insanların zengin olduğuna inanıyorum. Her şeye sahip olduğunu düşünen ve bunun bilincinde olduğunu düşünen kişiyse tamdır. Bir şeye ihtiyaç duymaz. Elinde olana inancı tamsa ona yetecek olan herşeye sahiptir.''
Kendinde yüzleşmeyi dene bir sefer  bunu başarabilirsen sende sevebilirsin gerçekten. Baktığında kendini görmeyi başarırsan , seversin kendini...

23 Mayıs 2013 Perşembe

Söylenmemiş Sözler



  
    "Gelecek, sadece zihinimde dolaşan bir varsayımdı. Hayallerimde gezinen saçma sapan birşeydi çünkü hala gerçekleşmedi. Geçmişteki tüm an'lar yavaş yavaş yine sardı bugünde beni hatırlamanın ve kıyas yapmanın zihinsel oyunuyla birlikte. Adına da 'zaman' demişler bunun... Gerçek sadece bugünde değil bu an’da saklı çünkü bugün yok, dün yoktu yarın da hiç olmayacak. Gerçek sahiplik kendi kendine var olandır. Zamansa zihnin izahsız bir yorumuydu. O yüzden mutlak zaman diye bir şey aslen yoktur hayatımda. Ben varsaymış olsam bile.

21 Mayıs 2013 Salı

Gerek Varmı Sence ?


    Bu dünya’da öyle saçma öyle gereksiz şeyler oluyor ki tanrının bunlara neden izin verdiğini merak ediyorum.

    Senin yüzünü dağıtmak istiyorum çünkü yaptıkların beni tahrik ediyor, üzüyor, kırıyor. Gururunun son bulduğu anda orada olurmuyum olmazmıyım bilmiyorum ama herşey için çok geç olabilir. Yalnız tuvaletleri değil birbirinizide nasıl görmek istiyorsanız öyle bırakın yoksa bu lanet dünya’ya nasıl ayak uydurucaksınız. Ruhumu unuttum bende galiba bu ara. En kötü acıyı şöyle özetliyebilirim size. Yanında uyuduğun insanın seni birgün sokakta görüp selam vermemesi. Bu kötü birşeydi düşünsene, çok kötü. Ben ön yargılarımın kurbanı oldum belkide. Karşımdaki buna yardımcı olmuştur hep.

DEĞİRMENLER

--severmiydi seni çok  ?
-Bir uzantı olarak görüyordu ama evet.
-Sevginin başka bir tanımı var mı ?
-İyi bir şeye değer ve önem verecek kadar duyarlı olmaktır. kan bağı gerekmiyor sevmeye. kırmızı bir deniz topu ya da üzerine tereyağı sürülmüş kızarmış ekmek de sevilebilir.
-Tereyağlı kızarmış ekmeğe AŞIK olabileceğini mi söylüyorsun bana ?
-Her zaman değil. bazı sabahlarda, güneş ışınları belli bir açıdan gelirken belki. aşk habersiz gelir gider.
-Bir insanı sevmek mümkün mü sence?
-İyi tanımadığınız biri ise belki. ben insanları pencereden seyretmeyi severim.

19 Mayıs 2013 Pazar

Güneş Karanlığı Tanımaz.



Özgür olmak için savaş dediler hep bana herşey için herkes için mutlu olmak için savaşmam gerektiğini anlatmaya çalıştılar. Yeter artık. Hiç bir şey eskisi gibi değil. Bunu biliyorum ama ben japonlarla, italyanlarla, almanlarla ya da ruslarla savaşmak zorunda kalmadım özgürlüğüm için. Sadece seninle savaştım.

18 Mayıs 2013 Cumartesi

İstiklal Caddesi

     Bir çok yer gezdim şu yaşıma kadar. Ama hiç birisi beni istiklal caddesi kadar yürekten etkilemedi. Bir de Budapeşte'de Fashion Street diye bir sokak vardı, orayıda hiç unutamam. İstiklal caddesine benziyordu, her kesimden insan vardı içinde aşığı, yalnızı, mazlumu, zengini, fakiri. Bir tarafta kavga eden insanlar varken, bir tarafta yere düşen yaşlı adamı kaldıran iyi yürekli insanlar. 
   

17 Mayıs 2013 Cuma

KAYBEDENLER KULÜBÜ

     Bazen bu hayatta kötüler kazanırken,nadirende iyiler kazanır. Ama genellikle herkes kaybedendir bu hayatta mutlaka.

     Yurdumun insanları, sevecen kişilikler merhaba.

Kısa Bir ÖYKÜ


     Kimi insanlar ilgisizlikten ölüyorum ilgi ilgi ilgi diye avaz avaz bağarıp zırvalarken. Ben gayet açık bir dille ilgiden nefret ediyorum. İlgi gösterme bana sevme beni siktir et napıcaksın.

16 Mayıs 2013 Perşembe

Bir Yalan Eksik Bir Yalan Fazla



      İçimde bıraktım bugün tüm sövüşmelerimi, insanlığın illet acısını, bugüneymiş herşey.  Asabi yazıyorum artık, hayatımdaki insan sayısı arttıkça, içlerindeki orospu çocuğu potansiyeli de  o düzeyde artıyor. Neyse bırakalım duygusal sümüklüğü. Bazen çok sinirleniyorum o an ya patlamalıyım ya da ölmeliyim. Biraz anı, biraz sitem, bira havadislidir benim yazılarım. O kadar yalan var ki hayatımda anlatamam size.

Kafadar Blog Konusu ''Vazgeçip Kaybettiklerim''

Herkese iyi günler! Sizlere bir sürprizimiz var, "miz" diyorum çünkü bu geceden sonra "biz" olduk.Biz gerçekten bu monoton hayattan ve düşünce kıtlığı yaşayan insanların arasında olmaktan hoşnut olmadık.Kafamızda o kadar cop darbesi vardı ki düşünemez hale geldik. Yazıp yazıp sildik,içimize attık ve izledik...Bunlara harflerin özgür ruhuyla 2 blog yazarı savaş açma kararı aldık. İnsanların düşünüp de ifade edemedikleri ya da ifade ederken korktukları karanlık odaları aydınlatmaya karar verdik.Biz iyiliklerimizle güçlenip keşkelerimizle tükenen 2 kafadar dostuz. Meteliksiz olabiliriz ama niteliksiz değiliz.

Yalan

''Yaşasın yaşasın lüks içinde yaşayabilirim çünkü düşdoluydu ceplerim..."

 "Evren benim boşbile olsa cüzdanım çünkü düşdolu ceplerim..."

ya da:

"Ne paramız kaldı bankada ne de teşekkür edebileceğimiz bir dost ne yapmalı ah, ne  yapmalı: ışıkları söndürüp uyumalı."

15 Mayıs 2013 Çarşamba

Fikirleri kanıtlamanın en güzel yolu


     Fikirleri kanıtlamanın en güzel yolu ringe çıkıp dövüşmektir.Benim ringim de kaybolmuş insanlar ve şiirin kendisi tabii ki. Benim sevdiğim birşey bu . Kendimi ringe atar ve kendimi o anılar sayesinde yerde bulduğumda hakem ona kadar saymadan kalkıp devam etmeye çalışırım. Kalka bilirsem çok güzel sonuna kadar savaşıp o yazıyı bitiririm ama kalkmazsam nakavt ve o gün bitmiştir benim için Şiir yazmanın amacına varan biriyim eğer olayın farkındaysam , rahat ve güvenli pozisyonda onların oyun bahçelerini izler ve yazarım oyun bahçesinden kastım hainlik ve zorbalıkları. Yazmayı o kadar çok istiyorum ki bazen yazmazsam delirecek, banka soyacak,  ölümüne içecek ya da arabayı uçurumdan aşağı sürecek kadar deliriyorum adeta. Yazmak insanı o kafesde tutsak eder, başka bir şey yapmak söz konusu dahi olamaz. Bunun dışındaki bütün yaklaşımlar yararsız bir zırvalamadan başka bir şey değildir. Budur işin özü, bu yüzden de bu işi yaparken için içerisine melankoli katmazsam olmaz. Mesela bir günüm güzeldir ama saniyelik dönüşümlerle yaşadığım o kötü duyguyu saatlerce yazıya dökebilirim. Bunu birama, sigarama ve kadınlara borçluyum.

13 Mayıs 2013 Pazartesi

Güneş batmak üzereydi trafik ağır ilerliyordu yaşam ne kadar da dayanılmazdı



Şiirler yazıp kitaplar, dergiler okudum.

Elime bir sigara aldım ve onu yeniden yaktım

Uzaklara daldım o kasabada zaman zaman

Kim bulmuş ki yerini kim anlamış ki
                                                      mutluluktan

12 Mayıs 2013 Pazar


    İnsanoğlu başkalarına yardım ettiği kadar, başkalarını sevdiği kadar yükselir ve bir yerlere gelir bu hayatta. Hayatın tadını çıkarabilmek için sevmek gerekir. Hatta mukabele edilmesini bile beklemeden sevmek gerekir karşılıksız olmalıdır. Başka bir insanı mutlu edebilmek ve onunla mutlu olabilmek güzel şeydir.

10 Mayıs 2013 Cuma

Sen Yağmurları Sevdiğinde


Gelmiyor içimden artık ellerimi uzatmak

Bir kalemim bir kağıdım bir de yanmış sigaram var ellerimde.

Paramparça yolun sonu.

Saklandığın o küçük delikde bulamam artık seni.

9 Mayıs 2013 Perşembe

Uyuyan hayatlar


geceleri uyanıp bir sigara yakıyorum
sonra susup kendimi dinliyorum
sana bi merdiven ağzında rastlamıştım
şimdi ise endişeliyim
iyisin,
güneşin ışığında
dünyanın tüm çözümlenemez
gibi görünen sorunlarından
uzak gibi görünüyorsun

kime aitsin sen?
gerçek misin?
çiçekleri kuşları martıları düşünmüyorum
hepsi de göründüklerinden daha iyidir eminim
o kadar da gerçeklerdir ki.
tıpkı senin gibi

8 Mayıs 2013 Çarşamba

ASLA UMUDUNU KAYBETME

   Beni gerçekten tanıyan herkesin size söylediği gibi, makbul birisi değilim. Kötü adamları hep sevdim, kanunsuzdum, hergeleydim. İşi iyi olan sinek kaydı trajlı gereksizlerden çok ümitsiz vakaları, adamları severdim. Kırık dişli,usları kırık,yolları kırık adamları. Küçük süprizlerle ve patlamalarla doludurlar. Neresine dokunsan ya bir hikaye ya bir acı. Adi kadınlardan da hoşlanırım; çorapları sarkmış makyajları akmış küfürbaz kadınlar. Neden mi ? doğrudurlar. Kalıplarda yaşamayı sevmem kural sevmem toplumun beni şekillendirmesinden hoşlanmam.

7 Mayıs 2013 Salı

Neyi sevdiğine karar ver ve bırak seni öldürsün

     Herkesin kabul ettiği sıradan birgün, sözcükler gürültülü ve baş ağrıtıyor.
 

Uzaklarla konuşmalar, boş boş bakınmalar.
 

Dünyaya sığmaz dediler bu kalpler, şimdi ise bi odaya kapandı bütün yanlızlıklar.
 

Şimdi gelmeyin kapalıdır bütün manevi dükkanlar.
 

Yine kitaplara dalma vaktidir, yelkenler fora.

6 Mayıs 2013 Pazartesi

Zor Aşk

Karşı tarafın hal ve hareketlerine, ya da tam tersi hareketsizliğine anlam veremediğinizde kendinizi içinde bulduğunuz durumdur. 

5 Mayıs 2013 Pazar

Aşk

     Gecenin sisini delen ve sizi ışığına çekendir aşk. Sarhoş olup saatlerce anahtar bulamazsınız onun gibi birşeydir aşk.5 ile 10 yıl arasında gerçekleşen birşeydir aşk. Diğer insanların içine sıçdığını düşündüğün şeydir aşk. Çalan telefondur aşk. Meraktır aşk. İhanettir aşk. Çatına yağan ve uykunu bölendir aşk. Istakoz gibi haşlanma biçimidir aşk. Söylediğin bütün yalanlardır aşk. Sesi hala kulağından gitmeyendir aşk.

İşte bu çok sertti.

Pek çok iyi adam bir kadın yüzünden köprü altını boylamıştır.

  ”Kaybolan başka bir güzelliğin üzüntüsü kemirir ara sıra içimizi. Yine Doğru sözcükleri söyleyemeyip. Doğru sözcükleri yanyana getiremeyiz. Denemeye gerek bile yok boşverin” Banka soyalım hep birlikte. Veya başka bir saçma eylemde bulunalım ne dersiniz. Alevli bir şey. Tek bir fırsat geçiyor zaten eline, cam silicisi olmanın alemi var mıydı? Hayır tabiki...

İnsanlar ve ön yargıları

     ''Herkes şu hayatta bir ağıza sahip fakat herkes o ağzı açarak önyargılarından yola çıkarak bir şeyler söylüyor bütün hataları kendi çıkarı doğrultusunda kullanıyor. Gücü elinde bulunduranlar güçlerini korumak istiyor ve sizi bu bataklığa itiyor kurtulun artık önyargılarınızdan ben her zaman doğrunun yanındayım ama bu gericilerin fırlattığı falsolu toplar karşısında kafam bozulup oyuna girersem şaşmayın.''

Alkol ve ben


Bu dünya'ya gelen en güzel şeydi alkol. Beni saymazsak tabii ki. Evet… bu dünyaya  gelmiş    en muhteşem iki şeyi saptadık İşte…

Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi

Televizyonda insanlar hakkında bilgi edinirsin. Süper marketlerde insanlar hakkında bilgi edinirsin. Listeyi uzatmak mümkün. Edindiğin bilgi hep aynı bilgi. Elden ne gelir? Kıçını kolla ve bardağını doldur. İnsanları mutlu görmek beni de mutlu eder. Ama nerede o mutlu insanlar? Ben göremiyorum.

4 Mayıs 2013 Cumartesi

İçinizdeki Fısıltıya Kulak Verin

Genç ve başarılı bir yönetici, yeni Jaguar'ıyla bir mahalleden hızlı bir şekilde geçiyordu. Park etmiş arabaların arasından yola aniden çıkabilecek çocuklara dikkat ediyordu ve bir şey gördüğünü sanarak yavaşladı. 

Arabayla caddeden yavaşça geçerken hiç bir çocuk göremedi fakat, arabasının kapısına bir tuğla atıldığını fark etti. Aniden arabasını durdurarak tuğlanın fırlatıldığı yere geri döndü. Arabadan indi, orada bulunan küçük bir çocuğu tuttu ve onu park etmiş bir arabaya doğru iterek bağırmaya başladı;

Blogger templates